Biliyoruz ki hepiniz saraylara layıksınız. Sizin yerinize her şeyi önceden düşünecek bir sürü insan, hoşlandığınız çiçek kokuları, kafanızı dinleyebileceğiniz birçok oda ve daha niceleri. Dünya üzerinde o kadar güzel saraylar var ki; Asya’dan Avrupa’ya kadar bir sürü. Mimarisi, sanatı ve tarihi çok değerli olan bu saraylar yüzyıllardır korunmuş. Belki de sizi bekliyor…
İhtişamlı bu saraylardan hangisi sizin için yapılmış? Hangisi sizin için hayallerinizdeki saray olabilir, ayaklarınızı uzatın, kahvenizi şimdilik kendiniz alın ve sonra sarayınızı seçmeye başlayın.
Scönbrunn Sarayı, Viyana
Avrupa’nın en gözde saraylarından sadece biri! UNESCO Dünya Miras Liste’sinde bulunan saray ve bahçesi ülkenin en önemli kültüreler anıtlarını bulunduruyor. Bahçenin Privy Garden isimli dünyanın en eski hayvanat bahçesine sahip olması da ayrı tabii.
Pena Ulusal Sarayı, Portekiz
Romantizm tarzını taşıyan en eski Avrupa kalesi olan Pena Ulusal Sarayı, mimarisini 1842 yılında Kral Ferdinand II’ye borçludur. Dünya Miras Listesi ve Portekiz’in 7 Harikası listelerinde bulunan saray, Sintra Dağları’nın tepesinde yer alıyor ve Lizbon’dan kolayca görülüyor.
Mysore Sarayı, Hindistan
Saraylar şehri olarak anılan Mysore Hindistan’ın tarihi saraylarından en ünlüsüdür. Eylül ve ekim aylarında Dasara Festivali’nde on binden ampulle aydınlatılarak görkemle bir manzara sunuyor. Tac Mahal’den sonra en çok ziyaretçi ağırlayan bu saray Hint ve İslam motiflerinden izler taşıyor.
Versay Sarayı, Fransa
Aynalar galerisi, Şapel, bahçe ve barok sanatının hakim olduğu Fransız mimarisinin sanat kokan bu yapısı.. Sadece Aynalar Galerisi ve Şapel değil, sarayların dairelerinden tapınma yerlerine bakanların bürolarından kabul ve eğlence yerlerine kadar birçok şey var Versay Saray’ında. Aynalar Galerisi 1. Dünya Savaşı sonrası anlaşmanın imzalandığı salon olmasıyla, Şapel ise iç mekan göz önünde bulundurulduğunda çağın en başarılı örneği olabilir.
Yazlık Saray, Çin
Çin’in emperyalist hükümdarları tarafından yaz aylarında “Yasak Şehir”den kaçarak inzivaya çekilmesi amacıyla kullanılıyormuş. Çardaklar, salonlar, saraylar, tapınaklar kendi içinde bir harmoni oluşturan sarayın doğal tepeler ve açık sularla yarattığı estetiği kesinlikle görmelisiniz. Hatta görünce “inzivaya çekilmek için en iyi neden” diyebilirsiniz.
Potala Sarayı, Çin
Tibet’in Özerk Bölgesi’nden Potala Sarayı, kiremit ve beyaz renklere sahip. İki bölümden oluşan ve bir tepe üzerine kurulu olan sarayın asıl adı; “Rutunzi” yani “dağların birleşme noktası” anlamına geliyor. Bu güzelliği UNESCO’da fark etmiş ki Dünya Mirası Listesi’nde yer vermiş.
Chambord Şatosu, Fransa
Versay Sarayı’ndan sonra Fransa’nın en çok turist çeken şatosu Fransız Rönesans’ının bir başyapıtı olarak karşımızda. Sarmal merdivenleri, teras şeklindeki çatısı, etrafı parklarla çevrili olan bu saray, UNESCO tarafından Dünya Miras Liste’sine alınmış.
Kuşbakışı görünümü ve üst üste inşa edilmiş saral merdivenleriyle ziyaret edenleri kendine hayran bırakan saray ziyaret edenler için “Chambord Şatosu’nu gördükten önce” ve “Chambord Şatosu’nu gördükten sonra” olarak ayrılıyor.
Chillon Şatosu, İsvçre
Cenevre Gölü’nün kıyısında ve mükemmel bir manzaraya sahip sara. Sırtını Alp Dağları’na yaslayan ve oldukça stratejik önem taşıyan kaleye ulaşım için tren istasyonundan 45 dakikalık bir yürüyüş gerekiyor. Neyse biz sizi manzarayla baş başa bırakalım..
Eilean Donan Kalesi, İskoçya
Üç körfezin buluştuğu bir adada, ana karaya bağlı taştan bir köprü yüksek taş duvarları ve ahşap tavanıyla karşılayan, dolambaçlı merdivenlere sahip bir romantizm kalesi. 13. Yüzyılın başında Vikinglere karşı bir savunma için inşa edilen kalenin bulunduğu ada nüfusu 2001 yılında sadece bir kişi, 2011 yılında ise sıfır ada sakini olarak belirlendi.
Ee, beğendiyseniz sizi adanın ilk sakini olarak yazalım?
Neuschwanstein Şatosu, Almanya
Disneyland hayranları buradasınız, dimi? Çocuk ruhunuzu daima sizinle olsun istiyorsanız, Disneyland’ın yaratılmasında Walt Disney’e ilham veren şatoda yaşamak ister misiniz? Önündeki yeşil sahayla göllerin buluşmasında yeşil ile mavinin uyumuna tanıklık edeceğiniz bir manzara. Gotik kulelerinden manzaraya bakmak ve bir peri masalında yaşamaya hazırlanın çünkü sisli Almanya günlerinde bulutların üzerinde hissedeceksiniz.
Ee tabii, koskoca dünyada bu kadarcık saray yok. Ama biz sizin ne istediğinizi düşünerek 10 tanesini sıraladık, kimisi dünya savaşlarında toplantılara ev sahipliği yapmış kimisi kuşatılmış. Bir şekilde bu günlere gelmiş bu saraylarda hangisi sizin için en güzeli? Bir yudumda daha kahvenizden alın ve hayal kurmaya başlayın.